PABLO NERUDA |
Yıllar yıllar öncesinde bu saygıdeğer şairi THE POSTMAN filmiyle tanımıştım. Film sürgündeki şaire mektuplarını taşıyan postacı ile kurduğu dostluğu anlatan, aşk, onur ve dostluğu işleyen çok başarılı bir çalışmaydı. Hafızama kazındı. O güne kadar Pablo Neruda'yı bilmezdim. Sonra kendisinin Nazım Hikmet'in yakın arkadaşlarından olduğunu, hatta bir kongrede Nazım Hikmet'le ilgili 'Onun (Nazım Hikmet'in) yanında biz şair bile olamayız' dediğini öğrenmiştim. Aynı dönemin acılarını yaşayan, aynı düşüncede iki dost şairi tanımak güzeldi. Bugünkü şiir de istedim ki Pablo Neruda'nın Nazım'a yazdığı dizeler olsun. Dostluğun sınır tanımadığı, kelimelerin gücünün anlamını yitirmediği barış içinde bir dünya dileğimle...
Merak edenler için POSTACI filminin İMDB linki,
http://www.imdb.com/title/tt0110877/
NAZIM'A BİR GÖZ ÇELENGİ
Neden öldün Nâzım? Senin türkülerinden yoksun
ne yapacağız şimdi? Senin bizi karşılarkenki gülümseyişin gibi bir pınar bulabilecek miyiz bir daha? Senin gururundan, sert sevecenliğinden yoksun ne yapacağız? Bakışın gibi bir bakışı nereden bulmalı, ateşle suyun birleştiği Gerçeğe çağıran, acıyla ve gözüpek bir sevinçle dolu? Kardeşim benim, nice yeni duygular, düşünceler kazandırdın bana Denizden esen acı rüzgâr katsaydı önüne onları Bulutlar gibi, yaprak gibi uçarlar Düşerlerdi orada, uzakta. Yaşarken kendine seçtiğin Ve ölüm sonrasında seni kucaklayan toprağa. Sana Şili'nin kış krizantemlerinden bir demet sunuyorum Ve soğuk ay ışığını güney denizleri üzerinde parıldayan Halkların kavgasını ve kavgamı benim Ve boğuk uğultusunu acılı davulların, kendi yurdundan... Kardeşim benim, adanmış asker, dünyada nasıl da yalnızım sensiz. Senin çiçek açmış bir kiraz ağacına benzeyen yüzünden yoksun dostluğumuzdan, bana ekmek olan, rahmet gibi susuzluğumu gideren ve kanıma güç katan Zindanlardan kopup geldiğinde karşılaşmıştık seninle Kuyu gibi kapkara zindanlardan Canavarlıkların, zorbalıkların, acıların kuyuları Ellerinde izi vardı eziyetlerin Hınç oklarını aradım gözlerinde Oysa sen parıldayan bir yürekle geldin Yaralar ve ışıklar içinde. Şimdi ben ne yapayım? Nasıl tanımlanır Senin her yerden derlediğin çiçekler olmaksızın bu dünya Nasıl dövüşülür senden örnek almaksızın, Senin halksal bilgeliğinden ve yüce şair onurundan yoksun? Teşekkürler, böyle olduğun için! Teşekkürler o ateş için Türkülerinle tutuşturduğun, sonsuzca. (Türkçesi: Ataol Behramoğlu) |
Pablo Neruda
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder