30 Nisan 2015 Perşembe

DAHİ DİKTATÖR / CELAL ŞENGÖR


Yorumlaması benim trafiğime göre biraz gecikmiş bir kitaptır. Araya bir kaç farklı yayın aldığım için Prof. Celal Şengör'ün Atatürk'ü bilimsel bir gözle değerlendirdiği bu kitabı ancak paylaşabiliyorum sizlerle.

Kitabı paylaşmadan önce Prof.A.M.Celal Şengör'ü tanımak gerekebilir. Gerçi İstanbul'da yaşanan büyük depremle birlikte kendisini sık sık ekranlarda görmüş ve tanımıştık. Ayrıca Cumhuriyet gazetesinin BİLİM TEKNİK ekini takip edenlerde düzenli yazılarından kendisini çok iyi tanırlar. Hayata bakış açısı olarak bilimi ön planda tutan, çok sayıda uluslararası bilim ödülüne sahip, ABD Ulusal Bilimler Akademisinin ilk Türk yabancı üyesi seçilmiş yine Rus Bilimler Akademisi'ne Fuat Köprülü'den sonra seçilen ilk Türk üyesi  jeoloji profesörüdür. 
Atatürk'ü değerlendirdiği bu çerez niteliğindeki kitabı bir sohbet esnasında fikir olarak ortaya çıkmış. Atatürk'ün diktatörlüğü tartışılırken fikir olarak beliren bu kitapta önce bilimsel açıdan diktatörlüğün tanımı yapılmış, ardından Atatürk'ün izlediği yol, tarihi ve bilimsel açıdan değerlendirilerek ortaya konulmuştur. Kitabın ilk bölümünde neredeyse bir üniversite kampüsünde ders anlatılır gibi ileri sürelen tez ortaya konularak, bilim ve bilimsel düşüncenin tanımları yapılmış, tarihsel örnekler verilmiş ve bilimsel yöntem ile Atatürk'ün yöntemi karşılaştırılmış. Ve tüm bunlar yapılırken kaynakçalarla birlikte verilmiş. Ardından Anadolu'ya çıkıştan başlayarak devrim süresi tarihsel sırayla ve kısa bir özet halinde değerlendirmelerle ortaya konmuş. Bu bölümde kaynakçalarla birlikte fotoğraflar da yer almış.

"Çerez" niteliğinde ifadesini işte bu nedenle kullandım. Aslında böyle bir bilim adamının bu kadar basit anlatımlı bir kitabı olması şaşırtıcı gelebilir. Ancak Atatürk'ü ve devrimleri daha geniş kitlelerinin anlaması için başarılı bir yayın olduğunu düşünüyorum. 
Daha önce başka bir yerde okumadığım bana ilginç gelen iki bölümü de burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi kurtuluş savaşı sırasında Atatürk'ün iki önemli kurmayı vardı biri İsmet Paşa diğeri Kazım Karabekir Paşa. Anlatacaklarım bu ikisiyle ilgili...

Mustafa Kemal Anadolu'ya çıkmadan önce bazı arkadaşlarıyla konuşmuş, zihnindekilerden, yapmak istediklerinden bahsetmiş. Bazı arkadaşları sadece ona güvendikleri için ^Tamam Paşam, yapalım." demişler ama bunların gerçekleşebileceğine tam da inanmamışlar. Anadolu'ya giderken İsmet Paşa'yı arayıp kendisiyle birlikte gelmesini istemiş. İsmet Paşa "Daha yeni evlendim" cevabını vererek bu daveti reddetmiş. Bu cevabın arkasında "Ne olacağı belli değil, ihtiyatlı davranayım." düşüncesi var. İsmet Paşa'nın hayat felsefesi bu ..."yoğurdu üfleyerek yeme" Fakat Mustafa Kemal öyle değil, kendisini bir konuda ikna ettiği zaman o işin peşine düşebilen bir insan. 

Kazım Karabekir'li anı ise şöyle... Bize yıllarca ders kitaplarında okutulan ile çelişiyor biraz. Kitaplardakine göre Kazım Karabekir Paşa Atatürk'ü Erzurum'da karışlar ve "Emrinizdeyim Paşam" der.  Ancak Armstrong'un ünlü BOZKURT kitabında olay şöyle geçer: Kazım Karabekir Mustafa Kemal Paşa'yı karşılar, İstanbul'dan gelen emri gösterir, "Sizi tevkif etmek zorundayım" der. Mustafa Kemal de, "Peki, ama önce bir konuşalım" der, odaya girerler çıktıktan sonra herkesin gözü önünde Kazım Karabekir, "Emrinizdeyim Paşam" der. Atatürk Kazım Karabekir Paşa'yı ikna etmiştir. 

Benim şahsi kanaatim olaylara tek açıdan bakılamıyacağıdır. Özellikle üzerine düşünülen konu tarih ve insanlar ise bilimsel değerlendirmeler, tarihsel durum değerlendirmeleriyle birlikte yapılmalıdır. Kesin yargı yoktur. Dolayısıyla farklı bakış açılarıyla Cumhuruyetimizin kuruluş sürecini ve etkisi olan kişilerin hayatlarını okumak beni her zaman mutlu etmiştir. 

Kaynakça olarak çocuklarımın da okumasını isteyeceğim, diliyle anlaşılır güzel bir kitap ortaya çıkmış. Tavsiye ediyorum.


KİTABIN ADI                       DAHİ DİKTATÖR

YAZARI                                A.M. CELAL ŞENGÖR

YAYINEVİ                           KA KİTAP

SAYFA SAYISI                  133

YAYIN YILI                       2014








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder