25 Mayıs 2015 Pazartesi

HAYATI SEVME HASTALIĞI / SİBEL K.TÜRKER



Evvelki yazılarımda bahsetmiştim; Günümüz Türk yazarlarından özellikle edebiyat ödülü sahiplerinden okumak istiyorum. Örneğin GENERAL DÜŞTÜ bunlardan biriydi. Her iki romanı birlikte sipariş etmiştim. "Hayatı sevme hastalığı"nı tamamlayalı bir hafta oluyor ancak bilgisayarın başına oturma fırsatını ancak bulabildim.

Bu arada geçtiğimiz günlerde devrim generalinin ölümüyle GENERAL DÜŞTÜ sık sık aklıma gelir oldu. Ne kadar zor günler yaşamış bu ülke. Geleceğinin daha az acılı olmasını ümit ediyrum. Ama insanoğlunun olduğu her zaman diliminde TARİH TEKERRÜRDEN İBARETTİR değil mi sevgili okurlar?

Sözü fazla uzatmadan yeni tanıtacağım romana gelirsek...Toplumda kadın olma sorunsalını, sorunlu iki kadın üzerinden anlatmaya çalışan enterasan bir roman okudum. Hikaye baş kadın kahramanımız AYDA güzel sesiyle seslendirme yaparak hayatını kazanıyor. Kendinden bir kaç yaş küçük sevgilisinin onu terk etmesiyle başlayan psiklojik bunalım süreci hayatına komşusunu, intihara eğilimli banka yöneticisi NEŞE'nin girmesiyle farklı bir yola giriyor. Romanı okurken AYDA'nın NEŞE'yi tanıdıkça ve onun yaşadıklarıyla yüzleşdikçe kendi sorunlarından kurtulduğu hissine kapıldım.  Ya da şöyle açıklıyayım: İnsan bazı acılarını içinde yaşatır, kendine saklar, çirkin yüzünü kimseye göstermek istemez ya, bu iki kadın bir birine açıldıkça hangisinin daha sıkıntı da olduğunu anlamakta zorlanır oldum.

İlk bir kaç sayfası sıkıcı ancak ilerledikçe sizi içine çeken bir roman. Özellikle kadınsanız... Belki bir çok kadın bu karakterler gibi sıradışı değil ama bir çok kadın acı çekiyor. Ancak her şeye rağmen HAYATI SEVMEYE çalışıyor.

Tabii ben bu romanı elime aldığımda aslında bir edebiyat tartışması kaynağını elimde tuttuğumdan habersizdim. Sonrasında araştırma yaparken gördüm ki, vay vay neler olmuş, neler söylenmiş neler... Bunları size uzun uzun anlatmayacağım. İlgilenenlere aşağıda okuğum kaynakların linklerini vereceğim.

http://sukutsuikasti.com/2013/10/28/hayati-sevme-hastaligi/

http://www.irmakzileli.com.tr/2012/09/04/anlatilmayacak-olani-anlatmaya-yemin-ederken-boslukta-suzuluvermek/

ve kendi düşüncemi ekleyeceğim. Evet eleştirilerdeki gibi aman şöyle muhteşem, unutulmaz, içinden alıntılar yapılacak ve tekrar tekrar okunacak bir eser niteliğinde değil. Ancak ben hiç bir romanı öyle okumuyorum. Bu romanda hayatın içinden problemleri olan iki kadının her şeyle rağmen varolma çabalarına şahit oldum. Hayatın içinden diyorum çünkü bugün metropolde sabah işinize giderken ya da yaşağıdınız çok büyük sitelerin içinde bu kadınlardan çok var. O nedenle yazarın kurduğu cümleler tanıdık geldi. Ayrıca yazan kişinin sürekli edebiyat tartışmaları içinde kalmasını da anlamıyorum. O vakit yaz kendine sakla değil mi? Edebiyat dünyası tahminimden daha da acımasızmş.

Keyifli okumalar,



KİTABIN ADI               HAYATI SEVME HASTALIĞI

YAZAR                          SİBEL K. TÜRKER

YAYINEVİ                    CAN YAYINLARI

YAYIN TARİHİ            2012

SAYFA SAYISI             240