19 Aralık 2014 Cuma

SİDARTA / HERMANN HESSE



Bu yazıma yine "KİTAP OKUMAK İSTER MİSİN?" e teşekkür ederek başlamak istiyorum. Başarılı bir sosyal sorumluluk projesi olan organizasyondan istediğim ilk siparişimin ikinci kitabıydı SİDDHARTHA (sidarta). 

Bu kitapla ilgili düşüncelerimi cümlelere dökmek benim için çok zor. Nasıl anlatmalı ki? Öncelikle çok büyük bir ustadan bahsediyoruz. Onu yazmak kolay değil. Bu kadar küçük bilgiye sahip olup bu kadar başarılı bir üstadın romanı yorumlamak insanı ister istemez acaba yanlış bir şey söyler miyim endişesine sürüklüyor. Ama ben okuduğum romandan aldığım cesaretle "Ne buldum bu romanda?" sorusunun cevabıyla başlıyayım...

BİLGELİK BİLGEDEN ÖĞRENİLMEZ. BİLGELİK İNSANIN KENDİ ÖZÜNDEDİR. ONU KEŞFEDECEK, ORTAYA ÇIKARAK OLAN YİNE KİŞİNİN KENDİSİDİR. 

Roman kahramanız Sidarta bilge bir kişinin oğludur. Yetişdiği ortam dini bilgilerle doludur. Sidarta da kendi bilgeliğini geliştirmek ister. Kişiliği güçlüdür, lider yaradılışlıdır. Sadece bu yönüyle değil fiziksel özellikleriyle de dikkat çeken bir karakterdir. Aynı zamanda özgür ruhludur. Bir gün aradığı bilgeliği bulmak için babasından izin alarak yollara düşer. Yanında en yakın arkadaşıyla birlikte...Bu arkadaşı ona bağımlı, ona inanan, ne istese yapacak bir kişiliktedir. Yolculuk başlar. Önce aç kalırlar, nefislerini kontrol etmeyi öğrenirler. Ama geçen zamana rağmen halen Sidarta aradığı huzuru bulamamaktadır. Hep eksik bir şeyler vardır. Bir noktada yakın arkadaşından ayrı düşerler. Arkadaşı Sidarta'nın da kalacağını düşünerek Buda'ya katılır. Ancak Sidarta yoluna devam etmelidir. O henüz tatmin olmamıştır. Ardından Sidarta çok farklı bir dünyaya adım atar. Onu bir rüya yönlendirmiştir. Yeni ama biteren yok eden bir zengin hayata başlar. Günler, aylar geçtikçe, fiziksel tatmini yaşar ama ruhu gün geçtikçe boşalmaktadır. Yine gördüğü bir rüya ile herşeyden vazgeçer yollara düşer. En sonunda aradığı bilgeliğe ulaşacaktır.

Aslında yazar Sidarta'nın hayatıyla kendi hayatı arasında bir bağlantı kurmuş, gidiş gelişlerini, arayışlarını, yokoluş ve yeniden varoluşlarını betimlemiş. Ancak bunu yaparken nasıl nefes almamız doğal ise yaşadığımız her şeyin yaşanması gereken bir doğallık olduğunu vurgulamış.

Romanı okurken her cümlede yeniden yeniden hayat enerjisiyle dolduğumu söyleyebilirim. Muhtemelen herkes aynı duygularla bu romanı okuyamayacaktır ancak biraz zaman verilip, bir takım birikimler yaptıktan sonra tekrar okunursa değeri fark edilecektir. Size romandan beğendiğim bir kaç diyaloğu paylaşmak istiyorum;

İlki zenginliğin ne kadar değersiz olduğunu vurguluyor...


İkincisi ise SEVGİNİN ZORBALIKTAN GÜÇLÜ olduğunu


Zorbalık dönemlerini yaşamış, varlık içinde büyümüş, yokluğu ve acı çekmeyi tercih etmiş, hep kendini aramış bir adamın kaleminden çıkmış etkileyici bir roman. Belki de bir kişisel gelişim kitabı. 

Okuyun derim. Sevgilerimle, 


KİTABIN ADI         SİDARTA

YAZAR                    HERMANN HESSE

SAYFA SAYISI      152




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder