17 Ocak 2015 Cumartesi

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU / KARADUT / GÜNÜN ŞİİRİ







Şiirden şairden bahsederken KARADUTUM'u atlamak olmaz değil mi? Sevgili Bedri Rahmi Eyüboğlu. Büyük sanatçı aşklarını da büyük ve derin yaşayan adam. Nazım Hikmet'in yakın arkadaşı. Döneminin sayılı sanatçılarından... Sadece şiir değil, görsel sanatlar alanınında verdiği eserlerle dünya çapında ünlü büyük usta. Ama gel gör ki sadece bir adam. Kalbine söz geçiremeyen, acı çeken, acı çektiren bir adam. Tabii bu benim bakış açım. Eleştirisel yaklaşıyorum. Duyguları yaşayanlar bilir izleyenlere ahkam kesmek düşmez. Neden böyle düşünüyorum biliyor musunuz? KARADUT'un kime yazıldığı altında nasıl bir aşk gizli olduğunu okudum da ondan. KAFA dergisinin KASIM 2014 sayısında Ezgi Cankurtaran imzalı yazıda kısaca Bedri Rahmi'nin hayatından ve aşklarından bahsediliyordu. Romanyalı ressam Ernestine Letoni ki bu kadın bu adama duyduğu aşk uğruna ülkesini terk edip Türkiye'ye yerleşmiş ve adını bile Eren olarak değiştirmiş. Bedri Rahmi'nin ailesinin reddedişlerine direnmiş, beklemiş, sevdiğim adamın çalışmalarının en büyük destekçisi olmuş. Adam da bu kadına deli gibi aşık. Ama ne var ki hayat işte... yıllar sonra büyük ressam bir gün fakültesine misafir gelen Mari Gerekmezyan'a aşık oluyor. Kendisinden yaşça küçük, heykeltraş, esmer güzeli bir kadın.  Bedri Rahmi'nin hayatı bu güzelle başka bir yöne dönüyor, eserlerinin dili bile değişiyor. 'Karadutum, çatalkaram, çingenem' işte bu güzel kadın için yazılıyor. Sonrası ise hüsran bir kadın kalbi kırık beklerken, diğer kadın o günün koşullarında temin edilemeyen ilaçlar nedeniyle tüberkülozdan oluyor. Yaa işte böyle bir hikaye. Eee tabi KAFA dergisi de böyle bir dergi. Her sayfasında insanı içine çeken farklı bir konu, yeni bir bakış açısı var. hikayenin devamını merak edenler için fotoğraflayıp ekledim. 

şimdi bu güzel şiiri bir de hikayesini bilerek okuyun bakalım neler hissedeceksiniz...


KARADUT

Karadutum, çatal karam, çingenem
Nar tanem, nur tanem, bir tanem
Agaç isem dalımsın salkım saçak
Petek isem balımsın a gülüm
Günahımsın, vebalimsin.

Dili mercan, dizi mercan, dişi mercan
Yoluna bir can koyduğum
Gökte ararken yerde bulduğum
Karadutum, çatal karam, çingenem
Daha nem olacaktın bir tanem
Gülen ayvam, ağlayan narımsın
Kadınım, kısrağım, karımsın.

II

Sigara paketlerine resmini çizdiğim
Körpe fidanlara adını yazdığım
Karam, karam
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sıla kokar, arzu tüter
Ilgıt ılgıt buram buram.
Ben beyzade, kişizade,
Her türlü dertten topyekün azade
Hani şu ekmeği elden suyu gölden.
Durup dururken yorulan
Kibrit çöpü gibi kırılan
Yalnız sanat çıkmazlarında başını kaşıyan
Artık otlar göstermelik atlar gibi bedava yaşayan
Sen benim mihnet içinde yanmış kavrulmuşum

N'etmiş, n'eylemiş, n'olmuşum
Cömert ırmaklar gibi gürül gürül
Bahtın karışmış bahtıma çok şükür.
Yunmuş, yıkanmış adam olmuşum.

Karam, karam
Kaşı karam, gözü karam, bahtı karam
Sensiz bana canım dünya haram olsun.
Bedri Rahmi Eyüboğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder