26 Şubat 2014 Çarşamba

TEK KANATLI BİR KUŞ ...Bulunuş hikayesi de kendisi kadar ilginç bir roman.

Türk Edebiyatı denilince akla ilk gelen isimlerdendir YAŞAR KEMAL... Anadolu insanın acılarını, korkularını, olaylara karşı verdiği tepkileri hissedersiniz onun romanlarında. Öyle büyük bir ustadır ki bir roman olarak elinize aldığınız eserlerinde aslında toplumun analinizi sunar size. Ama yargılamadan, eleştirmeden, yorum katmadan.

Böyle yazmak kolay değil. Önce insanın dev bir çınar haline gelmesi gerekiyor. Acılarla kavrulması, tarihe şahitlik etmesi, insana eleştirmeden bakabilmesi lazım. Zengin kültürümüzün zengin bir öğesidir DEV ÇINAR'ımız.

Son romanının çıktığını duyunca çok heyecanlandım, tanıtımlarını okudum,  merakım katlandı. Çünkü Tek Kanatlı Bir Kuş toplamda 72 sayfalık bir romandı. Roman ve bu kadar az sayfa fikir olarak çok tuhaf gelmişti. Sonra romanın hikayesini okudum. Merakım katlandı... Duymayanlar için Yaşar Kemal'in eşi Ayşe Semiha Baban'ın bir söyleşide kendi cümleleri ile aktardığı anısına yer vermek isterim...

“Evlenince ben Teşvikiye’deki evimi Yaşar da Basınköy’deki evini bıraktı. Birlikte Vaniköy’e taşındık. Yaşar’ın arşivi Basınköy’de kaldı. Eve hırsız girmiş ve her yerin altını üstüne getirmiş. Yaşar’ın yıllardır kutularda, bavullarda duran hiç açılmamış arşivini ortalara saçmış. Evi derleyip toparlayalım derken Yaşar’ın 1969’da yazdığı ve bir kenara kaldırdığı ‘Tek Kanatlı Bir Kuş’ romanı da elimize geçti. Yayınlamaya karar verdik. Hırsıza bu kitabın ortaya çıkmasını sağladığı için teşekkür ediyoruz!”
Tabi tarih dikkatimi çekmişti 1969. Bu kadar eski bir roman geçmişi anlatıyordur, günümüzde ne ifade edebilir diye düşünmüştüm. Ama çok yanılmışım. Büyük usta korkunun romanını yazmış. Anadolu gerçeğini yalın bir dille ve yorumu bizlere bırakarak sunmuş. Kısa oluşuna bakmayın insanın kendi içinde büyüktüğü korku ancak bu kadar öz anlatılabilir. Ben gündemimizle de  direkt bağlantılı buldum... 
Kısa bir özet vermek gerekirse, Halkının neden tek ettiği bilinmeyen, gizemli karanlık bir kasabaya İstanbul'dan bir posta müdürü atanır. Posta müdürü eşi ile birlikte yola çıkar. Ancak bir türlü kasabaya ulaşamaz, önüne türlü engeller çıkar. Yanlızlığın timsali bir istasyon şefi, "Alamancı" bir genç kadın ile eşi gibi yan karakterlerle zenginleştirilen roman fantastik ama bir o kadar da gerçekçi.
Keyifle okuyun, kitaplığınızda mutlaka bulunsun.
Sevgiler, 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder